Borderline Kişilik Bozukluğu, DEHB ile Ayırıcı Tanı

Remel Öney
Remel Öney
156 Görüntülenme
Borderline Kişilik Bozukluğu, DEHB ile Ayırıcı Tanı

Borderline Kişilik Bozukluğu,

genellikle ergenlik sonu -veya yetişkinliğin başlarında- ortaya çıkar. Bazı erken dönem eğilimler, yetişkinlik döneminde belirecek olan yapıya dair işaretler verse de, çocukluk döneminde herhangi bir kişilik bozukluğu tanısı koymak doğru değildir.

Borderline Kişilik Bozukluğunu, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğundan ayırmak, her zaman tahmin edildiği kadar kolay olmayabilir çünkü aralarında birçok ortak belirti mevcuttur.


Borderline Kişilik Bozukluğunun dokuz belirtisi vardır ve tanı konulabilmesi için kişi, bu dokuz belirtiden en az beşini göstermelidir.


1. İlişkilerde sürekli ve yoğun terk edilme korkusu

Yakın ilişkilerimde ufak bir mesafe veya ihmal bende yoğun kaygı ya da öfkeye sebep oluyor mu?

Borderline kişilik bozukluğundan muzdarip kişiler, yakın ilişkilerde kronik bir terk edilme korkusu yaşarlar. Söz konusu korku, çeşitli senaryolarda tetiklenebilir:

“Sevgilim, söz verdiği halde sabah aramadı; demek ki beni terk etti, artık istemiyor.”

Yoğun duygusal tepkiler mevcuttur: öfke patlamaları, intihar tehditleri, kendine zarar verme davranışları.

Bu belirti, DEHB’de görülmez; DEHB’li kişilerde ilişkisel zorluklar gözlemlenir fakat terk edilme korkusu bu raddede değildir.


2. Yoğun ve istikrarsız ilişkiler: Yüceltme ve değersizleştirme arasında gidip gelmek

Yakın ilişkilerimde aşırıya kaçan beklentileri takiben hayal kırıklıkları yaşadığım sık oluyor mu?

BKB’li kişi ilişkilerini uçlarda yaşar:

Başlangıçta karşı taraf, bu hayatta rastladığı en özel, en mükemmel insandır. Kısa bir süre sonra berbat, kendisini anlamayan, güvenilmez biri haline gelebilir.

Bu dalgalanmalar, terapötik ilişkide de kendini gösterir:

Terapist, “en iyi anlayan kişi” mertebesinden sert bir şekilde düşüp; “hiçbir şeyi fark etmeyen, ilgisiz biri” olarak betimlenebilir.

Bu tür idealizasyon/değersizleştirme döngüleri DEHB’de nadirdir.


3. Kimlik karmaşası: İstikrarsız benlik algısı

Kendimi tanımlamakta zorlanıyor muyum? Karar ve hedeflerim sık sık değişiyor mu?

BKB’li birey:

“Ben kimim?”, “Bu hayattan ne bekliyorum?” sorularına net cevaplar veremez.

Kimlik algısı, hedefleri ve değerleri hızlıca değişebilir.

DEHB’de bir hayat düzeni kurmak, günlük yaşamı organize etmek zor olabilir ama

bu tarz, köklü bir kimlik karmaşası yoktur.


4. Dürtüsellik

Dürtüsel davranışlarım nasıl tetikleniyor?

Borderline örüntüde dürtüsellik, çoğu zaman yakın ilişkilerdeki çatışmalara tepki olarak; riskli harcamalar, kontrolsüz cinsellik, madde kullanımı veya kendine zarar verme davranışı şeklinde ortaya çıkar.

DEHB’deki dürtüsellik daha bağlamsızdır:

“O anda” olan bir şeyden kaynaklanır; sıkılmak, acele etmek, sabırsızlık vb.


5. Kendine zarar verme davranışları

Duygusal acıyı, fiziksel acıya çevirme eğilimim var mı?

BKB’nin en ayırt edici özelliklerinden biri:

Öz yaralama davranışları, sigara ile yakma, başını duvara vurma vb. davranışlardır.

Amaç intihar etmek değil, içsel acıyı susturmaktır.

Borderline Kişilik, kendine zarar verme epizodlarının ardından kendini gerçekten “rahatlamış”, hiç olmadığı kadar dingin hissettiğini dile getirebilir.

DEHB kapsamında kendine zarar verme davranışı görülmez; öfke daha çok dışarıya yönelmiştir.


6. Duygudurumda iniş çıkışlar

BKB’li kişilerde:

Özellikle yakın ilişkiler söz konusu olduğunda ani ve yoğun duygu değişiklikleri olur.

Mesela, yakın bir arkadaştan beklenen ilginin alınamaması kriz yaratabilir.

DEHB’de de duygudurumsal dengesizlik olabilir ama ilişki merkezli değildir:

Kişi, bilgisayarın bozulmasıyla ya da sıkıcı bir iş yaparken de tetiklenebilir.


7. Boşluk hissi

Borderline kişilikler çoğu zaman:

İçsel bir anlam kaybı ve boşluk duygusundan bahsederler.

“İçimde bir şey yok” veya “hiçbir şey hissetmiyorum” gibi tanımlar kullanırlar.

Bu durum DEHB’de görülmez ve BKB’nin oldukça özgün bir işaretidir.


8. Öfke patlamaları

Borderline örüntüde öfke; daha çok ilişki bağlamlı tetiklenir (eşinin ilgisiz davranması, ilişkisel kaygılar vb.). Yoğundur ve aniden ortaya çıkar, kontrolü zor olur.

DEHB’de de öfke patlamaları olabilir ama öfkenin bağlamı genellikle daha gündeliktir. Kişi bir nevi “işler yolunda gitmediğinde” öfkelenir.

Borderline yapıdaki öfke, iç dünyaya dönük ve duygusalken, DEHB’de öfke daha çok somut meselelerle ilgilidir.


9. Paranoid düşünceler ve disosiyatif belirtiler

BKB’li birey; yakın ilişkilerde stres yaşadığında, geçici olarak paranoid belirtiler gösterebilir:

“(...) beni aldatıyor, arkadaşlarım da onunla birlik oldu; benden saklıyorlar.”

Borderline örüntü çerçevesinde, disosiyatif epizodlar yaşanabilir: “Sanki ben orada yoktum.”, “O anı hatırlamıyorum.” gibi.

Bu özellikler DEHB’de yoktur.


Borderline kişilik yapılanmasına dair belirtilerin çoğu, ilişkilerde ve bağlanma süreçlerinde belirginleşir;

yakın ilişkilerin nasıl deneyimlendiklerine dikkat etmek ayırıcı tanıda önemli bir ipucudur.


Ayırıcı tanı neden önemli?

Çünkü, tedaviler birbirinden tamamen farklıdır:

DEHB’de ilaç ve dikkat düzenleyici yaklaşımlar uygulanır.

BKB’de uzun süreli psikoterapiler etkilidir.



Etiketler:borderlineadhddehbsınırda kişilik bozukluğudikkat eksikliğidüzensiz bağlanma